18.7.07

my own evil pride

1559 yılının bir kış günü tanyeri ağarırken, güneş doğmadan az önce belki de, acımasız Kastilya soğuğundan titreyen bir insan kalabalığı, küçük ve daire biçimindeki meydanda toplanmış, celladın odunları tutuşturmasını izliyordu. Inés de Torremolinos ateşin tam ortasına dikilmiş ağaca bağlanmıştı. Arkasında, yükseklikleri üç kızının boyunu fazlasıyla geçen üç direk daha vardı.

-Büyücüleri yakın, diye haykırıyordu kalabalığın içindeki kadınlar. Bir yandan da yakılma törenini daha iyi izleyebilmeleri için çocuklarını omuzlarına alıyorlardı.

Cellat ilk önce kızların bağlandığı direkleri ateşe verdi. Yargıçların düşüncesine göre çocukların acı dolu çığlıkları büyücü annenin çektiği işkenceyi kat kat arttıracaktı. Buna rağmen direkler tümüyle yanıp kül olana kadar kızların hiçbirinden en ufak bir inilti bile duyulmadı. Direklerin tepesine kadar yükselen alevler küçük bedenleri yalayıp tanınmaz hale sokmadan önce dumandan boğularak ölmüşlerdi.

Isının artmasıyla yerden yükselen yanık et kokusu sanki bir kadının narin ayaklarından değil de, bir semenderin hissiz derisinden geliyordu. Inés de Torremolinos, yüzünde mutlu ve tanrısal bir ifade ile ateşe direnmekteydi. Sanki narin bedeni direğe bağlı değilmişçesine, yanık ayak bileklerinden yükselen kara dumanla birlikte göğe uçuyordu. Herşeye gücü yeten yaratıcıdan kuvvet alırcasına, bedeninin ısısından en az bin kat daha fazla olan ateşin sıcaklığına en küçük bir ses çıkarmadan dayanıyordu.

Rüzgarın etkisiyle açgözlü alevler aniden bedenini sardı, onu tümüyle kuşattı ve Inés bağlı bulunduğu direkle birlikte kömürleşince, alevler ardında tanınmaz durumda olan, kara ve şekilsiz bir kütle bırakarak azaldı. Inés henüz yaşıyordu. Cellat alevlerı yeniden canlandırdı ve suçlunun kendisine merhametle bakan gözlerini ayrımsadı. Bir an için cellat kendisinin de bir insan olduğunu, en azından insanca bir yönü olduğunu düşündü, utanca benzer bir duyguya kapıldı. Hemen ardından suçlu -ya da ondan geriye kalan neyse- yanıp kül oldu.

Bazilikanın çanları çalıyordu.

*İsa günahları affediyor herşey yolunda fakat İsa günah işlemedi bunun ağırlığını bilemez yaptığı bir hataya kitaplarda rastlayamadım başkasında günahları affetmek kolay.*


No comments: